Yaygın kanaatin aksine, profesyoneller önceden belirlenen ücret karşılığı çalışan bireyler değildir. Değer yaratan bireylere profesyonel denir. Kazanılan ücret, değer yaratıldığı için ortaya çıkan bir neticedir. Bununla birlikte her değer yaratan profesyonel yarattığı değer karşılığında hak ettiği karşılığı alamayabilir. Profesyoneller bu ortamlara hiç girmemeli, eğer girdilerse de bir an önce oradan ayrılmalıdır.
Değer yaratmak, bir bireyin, yakın çevresinin ve hedef kitlesinin beklentilerini, ''onların beklentilerinin üzerinde'' karşılamasıdır.
Sadece beklentinin karşılanması çalışanları sıradanlaştırır. Sıradan performansın karşılığı sıradan itibar ve dolayısıyla sıradan iş yaşamıdır. Sıradan itibar ve sıradan iş yaşamı da şüphesiz bir seçenektir, ancak bu seçeneği tercih eden özellikle beyaz yakalılar kendilerini profesyonel olarak konumlarlarsa hayal kırıklığı yaşarlar.
Dijital sistemlerin ağırlığını iyicene hissettirdiği günümüz iş yaşamında beyaz yakalıların konumu, sanayi devrimi sonrası mavi yakalıların durumu ile benzerlik göstermektedir. O dönemlerde mavi yakalılar nasıl makinelerin daha verimli çalışması için standartlaştırılmış görevlerde istihdam edilmişse, günümüzün beyaz yakalıları da dijital sistemleri kullanarak kendilerinden olan beklentileri karşılamak üzere görevlendirilmektedir. Mavi yakalılar eski dönemlerde normal üretim çıktılarından daha fazla ürettiklerinde nasıl daha fazla ödüllendiriliyorlarsa, günümüzdeki beyaz yakalılar da benzeri şekilde hedeflerini aşarlarsa daha fazla performans primi ile motive edilmektedir. Bu durumu değer yaratmak olarak, yani ''gerçek profesyonellik'' olarak nitelemek zordur.
Gerçek profesyoneller aşağıda verilen bazı örneklere özgün birikimleri ve nitelikli kişilikleriyle çözüm bulan ve bu çözümü organizasyon içindeki anahtar yönetim organlarıyla birlikte istişare-ikna-ittifak-irdeleme ilkeleriyle icra ederek, genel akışı ''kazanan'' yöne çeviren kişilerdir:
-Şirket veya şirketin herhangi bir iş birimi rekabet şartları veya vasat yönetim nedeniyle pazar payını artıramamakta, hatta kaybetmektedir ve mevcut yönetim buna bir çare bulamamaktadır.
-Şirket yeni bir faaliyet alanına girerek, sürdürülebilir bir başarı sağlamak istemektedir.
-Şirket pazardaki fırsatı değerlendirerek çok hızlı büyümüş ve pazarı domine etmektedir, ancak organizasyon yapısı bu büyümeyi kaldırabilecek şekilde yapılandırılamamaktadır, vs.
Gerçek profesyoneller kendilerine tanımlanmış nispeten dar alanlarda da değer yaratabilirler, örneğin;
-Bir türlü kurulamayan veya verimsiz çalıştırılan bir alt sistem deneme-yanılma yöntemiyle değil, ''tek atışta'' düzeltilmek durumundadır.
-Bir sorun ortaya çıkmıştır, ancak mevcut yönetim kendi çevresini kullanarak bu sorunu çözecek olanaklara sahip değildir, vs.
2030'lara doğru giderken ''beyaz yakalı pazarı'', bu pazarın en parlak olduğu 1970-2010 yıllarına nazaran belki sayısal olarak küçülmeyecek, ancak değersizleşecek, ''profesyonellerin pazarı'' ise değerlenecektir. Bu nedenle ''iddialı'' beyaz yakalı çalışanlarına veya bu pazara giriş yapmak isteyen ''iddialı'' yeni kuşak bireylere önerim ya profesyonelleşmeleri ya da kendi işlerini kurarak, girişimci olmaları yönündedir.
Harvard, Stanford, Insead benzeri prestijli üniversitelerden alınan diploma ve belgeler, çalışılan kuruma değer yaratma kapasitesinin yüksekliğini gösteren evraklar olabilir, ancak profesyonel kariyer için artık yeterli değildir.
Comments